Haliç kıyısında sıralı Cibali, Fener ve Balat, pek çok tarihi yapıyı barındıran dolambaçlı sokakları, gökkuşağını andıran rengarenk evleri ve çok kültürlü dokusu ile İstanbul’un en özel semtleri arasındadır. Üçlü, son demlerini yaşayan geleneksel mahalle kültürü ve capcanlı günlük hayatıyla da kentin en şenlikli semtlerinden. Bu gezimizde, tarihi ve kültürel doku bakımından oldukça zengin bir mirasa sahip bu bölgenin sokaklarını adımlayıp, kentin simge yapılarının izlerini süreceğiz….
Heybetli Kulenin Eteklerinde: GALATA
Tarihsel ve mekansal olarak çok katmanlı bir yapıya sahip olan Galata; Bizans başkentinde “karşı yaka”, bir dönem Ceneviz kolonisi, Osmanlı’da ise uzun yıllar kadılıktır. 19. yüzyılda önemli bir finans merkezi haline gelen semt, aynı zamanda Osmanlı modernleşme sürecinin bir vitrinidir. Ayrıca, tarih boyunca önemli bir liman kenti olma özelliyle Galata, denizciliğin ve denizcilerin mekanıdır. Bu gezimizde; sınırları kuzeyde kule, doğu ve batıda ise Mimar Sinan’ın…
Sur Boyu – Edirnekapı’dan Ayvansaray’a
1600 yıllık tarihiyle savunma mimarisinin günümüze ulaşan en eski örneklerinden biri olarak kabul edilen İstanbul kara surları, 1985 yılında UNESCO tarafında Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilerek ülkemizin başlıca kültürel varlıklarından biri olarak tescillenmiştir. İstanbul’u çevreleyen ve koruyan bu surlar, gerek Bizans gerekse Osmanlı dönemi izlerini taşıyan yanı başındaki sarayları, evleri, dini yapıları, su sistemleri, bostanları ve mezarlıklarıyla kentin tarihsel belleğini yansıtan simgesel bir öge olma…
Balat Merkez Şekercisi
Türk mutfak kültürünün başlıca bileşenlerinden biri olan tatlı ve şekerlemeler, lezzet olarak sevildiği kadar sosyal yaşamımızda da özel bir yere sahip. Öyle ki tatlılar, doğumdan cenazeye, düğünden bayrama, dost sohbetinden misafir ağırlamaya kadar pek çok önemli güne eşlik ederek toplumsal birliktelik ve paylaşımı yansıtan önemli birer araç olagelmiş. Bu türün başlıca temsilcilerinden olan akide şekeri, lokum ve helva fethinden bugüne İstanbul’un en meşhur ağız tadları…
Ezeli ve Ebedi Panayır
Ünlü İtalyan seyyah ve yazar Edmondo De Amicis 19. yüzyıl İstanbul’unu anlatan kitabında,”Şimdi Altın Boynuz’un iki sahilini dolaşarak, bütün İstanbul’u kuş bakışı gördükten sonra, İstanbul’un kalbine girmek, ve Kapalıçarşı denen o dünyaca meşhur, ezeli ve ebedi panayırı, harikalar, hazineler ve tarih hatıralarıyla dolu o gizli ve loş şehri görmek zamanıdır…” diye söze başlar. Beyazıt ve Çemberlitaş tepeleri arasından Haliç’e uzanan bir hat üzerinde kurulu olan…
Heybeliada Edebiyat Turu
Heybetli ama gösterişsiz; sakin fakat coşkulu… İki satır arasına sığdırıp bir adaya bırakıvermişler yaşadıkları her bir anıyı; Deniz Lisesi’nde Nazım Hikmet gencecik bir delikanlı, ada sokaklarında handiyse yoksulluk içinde henüz pek küçük bir çocuk Mehmet Nusret (Aziz Nesin), bir sanatoryumda solgun ama hep ışıklı çehresiyle Rıfat Ilgaz… Kuş yuvası misali evinde, komşu, misafir sevmez; çok çalışkan, yüreği sıcacık, edebiyatın mizahın usta kalemi Hüseyin Rahmi… Onun…
Kapalı Çarşı Kapalı Kutu
Günümüzde Kapalı Çarşı diye adlandırdığımız ticaret bölgesi, eski adı ile Çarşı-ı Kebir, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethinden başlayarak günümüze kadar kent yaşamı ile beraber ömrünü sürdürmüş canlı bir belgedir. Beyazıt ve Çemberlitaş tepeleri arasından Haliç’e uzanan bir hat üzerinde kurulu olan bu çarşı, tarihi ve mimari açıdan şehrin en özel yapılarından biri. Bu gezimizde, 4000’e yakın dükkanı, onlarca sokağı ile sınırları içinde adeta küçük bir…
Üç Güzeller: Ayasofya, Hipodrom ve Büyük Saray
Reşat Ekrem Koçu, İstanbul Ansiklopedisi’nde Ayasofya’nın açılışını “… Söylendiğine göre imparator kiliseden içeriye girince mabedin haşmeti karşısında heyecana düşmekten kendisini alamamış. Patriğin elini bırakarak mabedin mihrabına kadar yürümüş ve ellerini kaldırarak Cenabı Hakka böyle bir binayı yaptırmak fırsatı verdiğinden dolayı teşekkür etmiştir ve “Ey Süleyman, seni geçtim ! ”diye bağırmıştır ” diyerek anlatır. Bizans’ın en görkemli kilisesi olan bu yapı, fetihten sonra şehrin baş camii…
İsfahan Makamı
İranlıların dediği gibi Nifs-i Cihan, yani dünyanın yarısımıdır bilinmez ama dünyanın en güzel şehirleri arasında olduğu bir gerçek.Büyük Selçuklu ve Safeviler’e başkentlik yapmış, İpekyolu üzerindeki bu şehri gezip görmek için aylarca vize kuyruğunda bekleyen Avrupalı turistlerin aksine, İsrail giriş çıkışı olmamak şartıyla sadece pasaportunuzun olması yeterli. Yazın 40 dereceye varan sıcaklıklar ve kış-ilkbahar dönemindeki yoğun yağışlar göz önünde bulundurulduğunda, gezi için en uygun mevsimin sonbahar…
Güzel İnsanlar Cenneti
Eğin Dedikleri Küçük Bir Şehir 19yy’ın ilk yarısında,o zamanlar henüz çiçeği burnunda bir subayken,Osmanlı ordusunda eğitimci olarak görev yapan Almanların efsanevi komutanı Helmuth Von Moltke, kaleme aldığı Türkiye hatıralarında Kemaliye için “Asya’da gördüğüm en güzel yer” der ve bu ifade belki de buranın güzelliğinin sığdırılabildiği en doğrutanımların başında gelir. Doğuda Munzur batıda Sarıçiçek dağlarına yaslanan, Fırat’ın kolu Karasu nehrinin hayat verdiği bu 4 mevsimi renk…